Arkadaşlarla yaptığımız yazışmalar kendimizi en rahat hissettiğimiz yazışmalardır. Ancak kolay olduğu kadar da karmaşıktır.
Arkadaşlar çeşit çeşittir: En iyi arkadaş(lar), pek yazışmak istemediğimiz kişiler, goygoy yapmak istendiğinde yazılan iyi gün dostları, 3-4 ayda bir yazışılan vefalılar, “Tamam haberleşiriz” deyip haberleşmeyenler, normalde sohbeti keyifli ama yazışmayı beceremeyenler… Liste uzar gider. Hepsi de arkadaşlar grubuna girer.
Arkadaşlarla yapılan yazışmalar, amaç ve ruh hali anlamında çok çeşitlilik gösterse de, bu yazımızda ortak noktalara odaklanacağız.
Arkadaş konuşmaları en rahat yazışmalardır. Yazışılırken hissedilen gerginlik seviyesi minimum seviyededir. Zaman zaman konu bazlı değişimler görülse de, ortalama olarak bir rutinin parçasıdır. Bu da hata yapma konusunda yaşanan tedirginliğin, bu tür yazışmalarda bulunmamasına neden olur. Durup dururken çok aşırı hakaretler etmedikten sonra, genelde bir sorun çıkmaz, çünkü karşılıklı olarak birbirinizi kabullenebildiğiniz için arkadaşsınızdır. Zaten ancak arkadaş yazışmaları noktasında artık belli bir samimiyet eşiğinden bahsedebiliriz
Ama bu her şeyin, her zaman yolunda gideceği anlamına gelmez. En yakın arkadaşların yazışmalarında bile zaman zaman garip bir üstünlük çabası sezilebilir. “Alındın mı :)” mesajı gibi tuzaklar, bunun en çok rastlanılan örneklerinden biridir ve çoğu insan bu gibi durumlarla karşılaşır.
Çoğu zamansa bu his, kuruntudan ve yanlış anlaşılmalardan başka bir şey değildir. Bunları ayırt etmenin Yazışmaloji’de kolay yolları vardır, ancak o an bulunulan ruh hali bunlara odaklanmayı engelleyebilir.
Hitaplar da arkadaşlarla yazışırken oldukça önem arz eder ve iletişimin durumu hakkında, yazışılan kişiler hakkında önemli işaretler barındırır. Yüz yüze nasıl hitap ediliyorsa, genelde yazışırken de öyle hitap edilir. Ancak hitapların yarattığı tını ve etki yüz yüzeyken olduğuna göre farklılık gösterir. Yüz yüze konuşurken adıyla hitap edilen birine, sadece adıyla yazışma başlatırsan “Ciddi bir şey olduğu” izlenimi bırakırsın. “Kank” “Kankeyto”, “Knk” “Bro”, ”Panpa” gibi hitaplar yazışma dilinde alışıldıktan sonra günlük dile geçmiştir. Yani günümüzde genelde bu hitaplar, önce yazışırken kullanılır, sonra yüz yüze konuşmalarda kullanılmaya başlanır. Çünkü yeni hitaplar duyulduğunda yaratacağı reaksiyon, yazışma dilinde daha azdır. Alıştıra alıştıra dile girmeye imkan bulur.
Son olarak, Yazışmaloji’de öğrenilen bilgiler, en çok arkadaş yazışmalarında pratik imkanı bulur. Kişiler arasındaki toleransın yüksekliği, arkadaşların birbirlerine daha önce denemedikleri şeyleri birlikte yaşama heyecanıyla birleştiğinde karşılıklı gelişim için uygun ortam yaratılmış olur.